Biz, aslında bir asrın kapanıp, yeni asrın açılışına şahit olduk. Mis gibi kağıt, mürekkep kokan kitaplarından, buz gibi ekrandaki eciş bücüş kelimelerine geçtik.
Mahalle oyunlarının tek tek intihar edişine şahitlik ettik. En sağlam temelle, sağlam eğitimi aldık ki, bugünün ünv. mezunuyla yarışan liselilerdik.
Yeşilçam'ı birebir yaşadık; Cüneyt abiyle kahraman olduk, Sezercikle, Ayşecikle ağladık, Türkan Şoray'ı tanıdık, Fatma Girik'i tanıdık, Hülya Koçyiğit'i tanıdığımız güne lanet ettik, Orhan Gencebay'ın şarkılarıyla içip, sarhoş olduğumuz günleri inkar noktasına geldik. Dershane nedir bilmedik, ders sınıfta öğrenilir ilkesiyle büyüdük. Okullarımızda, sınıflarımızda okuma zevkini heyecanını yaşadık.
Kitap okuma yarışmalarıyla, şiir okuma yarışmalarıyla mücadelenin en insani yanını, neşenin aslında paha biçilmez olduğunu öğrendik.
Oyuncak alacak paramız olmayınca, oturup kendi oyuncağımızı icat etmenin hazzını yaşadık.
Mahalle bakkalımıza, anne-babamızdan gizli yazdırarak şeker, lokum, gavut, bisküvi aldık.
Saç uzatmak yasaktı, tepemizde tren yolu açıldı, okuldan kaçtık, tommiks teksas mandreke mister no okuduk.
BİZ ASLINDA 19-20. YÜZYILIN EN SAĞLAM NESLİYDİK

0 yorum:
Yorum Gönder