Ben bir anneyim


Ben bir anneyim
Doğduğum zaman çıplaktım. Ne bir dine, ne bir ırka, ne bir bayrağa, ne bir ulusa, ne de bir kimliğe tabiydim. Annemde doğduğunda böyleydi. İnsan olmanın erdemindeki bütün saflıkla dünyaya ağlamalarımızla merhaba demiştik.
Bir çocuk doğurdum. O kutsal anı birebir yaşadım ve kendimle gurur duydum. Doğurduğum çocukta benim gibiydi, annem gibiydi, onun annesi gibiydi; üzerinde hiçbir din, dil, ırk, bayrak, ulus, kimlik imi yoktu. Saftı.
İnsanım diyen her insan içinde durum farklı değildir. Bütün çıplaklığıyla insan olmanın saflığını taşıyarak merhaba deriz.
Hiçbir anne yoktur ki, bunun aksini iddia etsin ya da aksi bir durumun fiiliyeti içinde bulunsun.
Doğduğumuz andan itibaren, genlerimizin doğallığıyla insan olarak adlandırılırız. İş ki; doğumumuzdaki bu saflığı, tarafsızlığı, doğallığı, çırılçıplak gömülürkenki anımıza kadar koruyabilelim.
Biz, yalnız doğduk, yalnız öleceğiz. Dünyada yaptığımız dünyada kalacak. İnsan olarak ölümsüzlüğümüz, bizden sonra yaşayanların zihinlerinde yaratacağımız resimle mümkün olacaktır. O resmin nasıl olacağına da yine biz karar vereceğiz. 
İnsan olarak doğduk, en saf yanımızla ölüme kadar insan olarak kalabilirsek cennet denilen şeyi yaratmış oluruz...şiiradamı
Share on Google Plus

0 yorum: